Biz küçükken sevdiğimiz yemekleri bile,
doya doya yiyemezdik.
Annemizin, " ekmekle ye, katık et öyle ye" telkinleriyle temkinli olduk.
Salçalı ekmekle büyüdük demeden geçemiycem.
Bu yüzdendir;...
doya doya sevemeyişimiz,
ve bu yüzdendir korkak ve ürkek yaklaşımımız.
doya doya yiyemezdik.
Annemizin, " ekmekle ye, katık et öyle ye" telkinleriyle temkinli olduk.
Salçalı ekmekle büyüdük demeden geçemiycem.
Bu yüzdendir;...
doya doya sevemeyişimiz,
ve bu yüzdendir korkak ve ürkek yaklaşımımız.
Ağız dolusu haykırmak bize göre değildi,
biz içimize hapsettik sevgimizi, hasretimizi.
Sevdiklerimizi iç/er/ledik!
Hep iç/ten sevdik,
Bilene...
Böyle biline. .
(aslında tam da böyle değil di mi, pek de içime hapsetmişliğim yok, dökeceğim herşeyi dökmüşüm sana, ama yine de insanın söyleyemedikleri varmıdır ki acaba.)
biz içimize hapsettik sevgimizi, hasretimizi.
Sevdiklerimizi iç/er/ledik!
Hep iç/ten sevdik,
Bilene...
Böyle biline. .
(aslında tam da böyle değil di mi, pek de içime hapsetmişliğim yok, dökeceğim herşeyi dökmüşüm sana, ama yine de insanın söyleyemedikleri varmıdır ki acaba.)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder